Glossary entry (derived from question below)
English term or phrase:
bulgur
Turkish translation:
bulgur
English term
bulgur
With fine bulgur, she made kisir, a Turkish salad subject to varied interpretations. Unlike Lebanese tabbouleh, the parsley salad with a little bulgur in it, kisir is all about the grain. Some cooks add walnuts, pistachios, cucumbers, lettuce or purslane to the softened bulgur. (Hearst Communications Inc.)
Today, bulgur wheat is being rediscovered as an industrial ingredient with key functional properties, including the provision of texture, dietary fiber, calorie reduction and binding properties in the formulation of meatless frozen, refrigerated and shelf-stable products. (Virgo Publishing, LLC)
Bulgur is a good source of insoluble fiber which helps to maintain colon health and may reduce the risk of colon cancer. Why not substitute cooked bulgur with a little cinnamon and honey for your regular bowl of cereal? (xomba.com)
| 5 +2 | bulgur |
harun parpucu (X)
|
| 5 +1 | bulgur |
Selcuk Akyuz
|
Oct 23, 2009 14:47: changed "Kudoz queue" from "In queue" to "Public"
Oct 23, 2009 14:55: changed "Stage" from "Preparation" to "Submission"
Oct 26, 2009 15:56: changed "Stage" from "Submission" to "Selection"
Dec 22, 2009 16:54: changed "Stage" from "Selection" to "Completion"
Proposed translations
bulgur
Ayrıca ; http://www.tureng.com/search/bulgur
HAZIRLANIŞI Soğanları ince kıyın, tereyağında hafif kavurun, üzerine doğranmış sivribiberi ekleyin, biraz daha kavurduktan sonra rende domates ve salçaları ekleyin, iyice kavurun. Et suyu ve tuzu ekleyin, su kaynadıktan sonra bulguru ilave edin. Bulgur piştikten sonra ocağı kapatın, 10 dakika dinlendirdikten sonra servis yapın. (http://www.nefisyemektarifleri.com/bulgu)
Türkiye
English to Turkish translator
Native in: Turkish
Works in: English to Turkish, Turkish to English, Turkish
bulgur
Ülkemizde bulgurun kurutulması genellikle toprak ve beton sergi yerlerinde bez, kağıt vb. örtüler üzerinde sıcaklıklarının çok sıcak olmadığı bir dönemde (yaz sonu-son bahar başlangıcı) doğal ortamda yapılmaktadır. (Gıda Teknolojisi Derneği)
O sene tarlasından kalkan buğdayları da bulgur tüccarlarına sattığından, kendi ev halkı, kışın bulgursuz kalmış. “Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan da olduk” demiş. (Kelimelerin Soyağacı)
Discussion
BULGUR
Greek: pligouri
Persian: bülgûr
In Greek, plege (hitting, crushing) becomes plegouri – pligouri (crushed, beaten, broken) and then becomes pulgur – pilgur / bulgur.
The word came to the Greek language from ancient Anatolian languages. Wheat was cultivated in Anatolia long before it was known in the west. Some linguistics experts claim that the word bulgur is Turkish.
Serine yaylatırlar,
Bizde adet böyledir
Güzeli oynatırlar
çirkini söyletirler.
Fidayda Ankaralı fidayda
Beş yüz altın yedirdim bir ayda
Gitti de gelmedi ne fayda
Başını da yesin bu sevda.
Dama çıkma baş açık,
Arpalar kara kılçık,
Eğer gönlün var ise
Giy babucu yola çık.